ANSİKLOPEDİLERDE ADALAR (6)
Artık pek de yararlanılmayan ansiklopedilerden “Adalar” maddelerini ve adalarla ilgili diğer maddeleri bu yazı dizisi altında toplayacağız. Bariz yazım hatası dışında yazarın özgün imlası korunacak ve yazıldığı dönemin yazı ruhu bozulmayacaktır. Bu maddeyi Hakkı Göktürk yazmış, gerçekten hem çok ahenkli hem çok eleştirel hem de gezdirir gibi anlatıyor. Abdest musluklarının kaç ton su aldığını veya avluda neden musalla taşı olmadığını okuyacaksınız. Burgaz Camii’ni gezecek veya herhangi bir camiye gidecekseniz bu yazı size güzel bir kılavuz olabilir.
Melih DALBUDAK, 20/07/2019, Kınalı
REŞAD EKREM KOÇU İSTANBUL ANSİKLOPEDİSİ, “BURGAZ ADASI CAMİİ” MADDESİ, 1963
Adanın doğu yamacında, gaayet dik bir sed üstündedir; bu adanın ilk camii olup, 1953 yılında, İstanbulun beşyüzüncü fetih yılında inşâ edilmişdir, Burgaz Adası tam beş asır camisiz bir ada ve köy ola gelmişdi. Yerini İstanbul Belediyesi vermiş, inşâ masrafına halk yardım etmiş ve binâyı da yüksek mimar Burhan Ongun yapmışdır.
Bir beton yapıdır; garibdir ki önce minâre inşâ edilmiş, mâbed sonradan yapılmış, bu yüzden olacak, azıcık karışıkca bir plâna sahibdir. Asıl ibâdet sahnı, sekiz köşeli olup bir büyük ve yüksek kubbe ile örtülmüşdür; minâre ile sahn arasını doldurmak için üçgen şeklinde bir taşlık ve mustatil şeklinde bir son cemaat yeri eklenmişdir; bu iki parça binanın plânında birer yama gibi durmaktadır.
Sokakdan iki kanadlı ve camlı bir kapudan üçgen şeklindeki taşlığa girilir. Solda minâre kapusu, karşıda son cemaat yerine açılan bir kapu, sağ tarafda da camiin ibâdet sahnına açılan kapusu vardır.
Son cemaat yeri ile ibadet sahnı arasında da gaayet geniş bir geçid vardır. Dört küçük pencere ile aydınlatılmış olan son cemaat yerinden dar ve îvicaclı bir taş merdivenle üst kat kadınlar mahfiline çıkılır.
Taşlıkdan sahna girildiğine göre tam karşıda mihrab vardır. Sekiz köşeli binânın sağ orta duvarının içinde beşik kubbeli küçük bir niş, onun tam karşısında da bir mahfil vardır; mihrab, niş ve bu mahfil duvarlardan dışarıya altışar köşeli birer çıkıntı yapar. Sahnın taşlıkdan giriş kapusu ile mahfil arasında kalan duvar ise, geniş bir tâk hâlinde son cemaat yerine açık bırakılmışdır; heyeti umûmiyesi ile herhalde hem basit, hem de muğlak bir plândır.
Sahnda altda mahfilde 1 küçük pencere, üç duvarda birer büyük pencere, üstde 8 kemerli pencere, kubbe kasnağında da fırdolayı 24 alçı çerçeveli pencere, ki sahn cem’an 36 pencere ile aydınlatılmışdır. Bunlardan mahfil penceresinin, ve mahfil ile mihrab arasında kalan duvardaki pencerenin denize, Kaşık Adasına ve Heybeli Adaya nezâreti fevkalâdedir. Aydınlık, dilküşâ bir camiidir. Zemini yeni ve tertemiz halı ve kilimlerle tefrîş edilmiş, kubbeye de güzel bir âvîze asılmışdır. 1962 yılı kurban bayramının ikinci günü ikindi namazında bir imam efendi, bir müezzin delikanlı, bir de nûri iman ile güzelleşmiş bir bahriye neferi vardı.
Sokakdan düz ayak girildiği halde, cami, sed üstünde olduğu için, sedden yana fevkaanidir, altında imam ve müezzin meşrûtaları bulunmaktadır.
Minare, ilk müteşebbis heyetden Mehmed Özyelkenci tarafından yaptırılmış, minberi de ayni zât koymuşdur. Elektrik tesisatını Hıfzı Örnekal yaptırmışdır, bu zât da ayrıca âvîzeyi almış ve zemini halı ve kilimlerle döşemişdir. Alt taşlıkda abdest muslukları da demir tüccarı Arslan Sümer’in hayır eseridir. Camiin inşâ masraflarına Burgaz Adasının gayri müslim halkı da iştirâk etmişdir. Sahnın sağ duvarı üzerine konmuş bir mâdenî plâkda camiin yapılmasına ilk teşebbüse girişenlerin isimleri yazılıdır ki şu zatlerdir: “Hıfzı Örnekal, İzzeddin Feray, Zühdü Tüker, Mehmed Özyelkenci, Mehmed Kocakırbaşı”, ayni plânda ayrıca şu satırlar yazılıdır: “Mimarı: Y. Mimar Burhan Ongun; Ustabaşı: Mustafa Topçu. 1953”.
Abdest musluklarının beton su hazînesi 10 ton su alır; suyu, aşağıda, deniz kenarında metruk bir ayazmadan motorla çekilmektedir.
Camide, altda bir gasilhâne yapılmış, fakat musalla taşı konmamışdır. Burgaz Adasında cenâze namazı kabristanda kılınır.
Hakkı Göktürk