Siz çöplerinizi ayrıştırıyor musunuz?

Huysuz İhtiyar – Heybeliada

Evet diyenler boşa kürek çeken aldatılmışlar safında yer alanlar oluyor. Haydi sözümüzü esirgemeyelim, keriz yerine koyulanlar. Bu da nereden çıktı dediğinizi duyar gibiyim. Anlatayım.

Sözüm çevre korunmasına katkıda bulunmak için iyi niyetle, özveriyle çöplerini cam, kağıt, naylon falan diye ayırıp, Heybeliada’ya uzun zaman önce konulan hakikaten güzel, rengarenk bidonlara atanlara. (Bunlara da bidon değil de konteyner mi deniliyor, yoksa başka bir adı var mı, bilmiyorum.)

Her neyse, bendeniz de bu titiz insanlardan sayardım kendimi, titiz değil de keriz olduğumu anlayıncaya kadar.

Birgün ayrı poşetlere koyduğum çöpleri atmak için her zaman ki yere, İnönü Parkı’na gittim ki, o rengarenk bidonlar yok. Nereye gittiler acaba, diye düşününce kendimce makul bir cevap buldum. Huyum kurusun tuhaf, ters, olmaz bir şeyle karşılaşınca makul bir cevap bulmak gibi safça bir huyum vardır, gene öyle oldu. İtfaiye’nin orası daha meydanımsı bir yer, daha çok binaya hitap eder diye oraya götürmüşlerdir, deyip yürüdüm.

Gene yanılmışım. Orada da yoktular. Nereye konmuş ola ki, diye kafa yorup etrafa bakınırken çöp kamyonunu görüverdim karşımda, şansa bakın bir de çöpçü vardı başında. Hemen sordum bizim bidonların nereye gittiğini. Cevabı ikna edici bulmadım doğrusu. Şöyleydi kısaca: Kaldırıldı!

Allah allah, neden kaldırılır ki durup dururken bu güzel çözüm?

Öğrenmenin yaşı yoktur. Öğrendim: Çöp kamyonlarının kasaları tek gözlü olduğundan zaten bütün çöpler sonuçta aynı yere dökülüyor ve tabii karışıyormuş.

Nasıl mı olması gerekiyormuş? Ben de sordum. Kamyonların ayrıştırılmış çöplere göre bölümleri olmalı ve bidonlar ona göre boşaltılmalıymış.

Eh, doğru söze ne denir?

Huysuzluk işte, sordum peki kaldırılan o bidonlar neden konulmuştu, diye. Bilmem, dedi, laf olsun diye koymuşlardır, belki de süslü diye!

Bizi keriz yerine koymak için olmasın, diye soracaktım tuttum kendimi. Her zaman selamlaştığım çöpçü arkadaş keriz olduğumu yekten anlamasın, diye.

Çöpçü arkadaştan sakladığım keriz yerine konulmamı (elbette benim gibi daha bir çok Adalıyı) kim becerdi acaba? Bir öğrensem ona bir şey diyeceğimyekten, haklı olup olmadığıma bakmadan: KERİZ SENSİN ULAN !